YUNUS EMREDEN ŞİİR ÖRNEKLERİ

 

 

 İlim İlim Bilmektir

 

İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmez isen
Ya nice okumaktır

Okumaktan mânâ ne
Kişi Hakk'ı bilmektir
Çün okudun bilmez isen
Ha bir kuru emektir

Okudum bildim deme
Çok tâat kıldım deme
Eri Hak bilmez isen
Abes yere yelmektir

Dört kitabın manası
Bellidir bir elifde
Sen elifi bilmez isen
Bu nice okumaktır

Yunus Emre der hoca
Gerekse var bin hacca
Hepisinden eyice
Bir gönüle girmektir

                                 Yunus Emre

 

 

 Bana Seni Gerek Seni

 

Aşkın aldı benden beni
Bana seni gerek seni
Ben yanarım dün ü günü
Bana seni gerek seni

 

 

 Ne varlığa sevinirim
Ne yokluğa yerinirim
Aşkın ile avunurum
Bana seni gerek seni

Aşkın âşıklar öldürür
Aşk denizine daldırır
Teselli ile doldurur
Bana seni gerek seni

Aşkın şarabından içem
Mecnun olup dağa düşem
Sensin dün ü gün endişem
Bana seni gerek seni

 

 Sufilere sohbet gerek
Ahilere ahret gerek
Mecnunlara Leyla gerek
Bana seni gerek seni

 

 

 Cennet cennet dedikleri
Birkaç köşkle birkaç huri
Sen istiyene ver gil anı

 Bana seni gerek seni

 

Eğer beni öldüreler
Külüm göğe savuralar
Toprağım orda çağıra
Bana seni gerek seni

Yunus'durur benim adım
Gün geçtikçe artar odum
İki cihanda maksûdum
Bana seni gerek seni  

 

                  Yunus Emre

 

 Gel Gör Beni Aşk Neyledi
Ben yürürüm yana yana
Aşk boyadı beni kana
Ne âkilem ne divane
Gel gör beni aşk neyledi

Gah eserim yeller gibi
Gah tozarım yollar gibi
Gah akarım seller gibi
Gel gör beni aşk neyledi

Ya elim al kaldır beni
Ya vaslına erdir beni
Çok ağlattın güldür beni
Gel gör beni aşk neyledi

Ben yürürüm ilden ile
Şeyh anarım dilden dile
Gurbette hâlim kim bile
Gel gör beni aşk neyledi

Mecnun oluban yürürüm
Ol yâri düşte görürüm
Uyanıp melûl olurum
Gel gör beni aşk neyledi

 

Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yâreyim
Dost ilinden âvâreyim
Gel gör beni aşk neyledi

Hak Cihana Doludur
Hak cihana doludur
Kimseler Hakk'ı bilmez
Onu sen senden iste
Ol senden ayrı olmaz

 

 Dünyaya inanırsın

Rızka benimdir dersin
Niçin yalan soylersin
Çün sen dedigin olmaz

 

Ahret yavlak ırakdır
Doğruluk key yırakdır
Ayrılık sarp firakdır
Hiç giden geri gelmez

 

Dünyaya gelen göçer
Bir bir şerbetin içer
Bu bir köprüdür geçer
Cahiller onu bilmez

 Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim
Dünya kimseye kalmaz

 

Yunus sözün anlarsan
Mânâsını dinlersen
Sana iy(i) dirlik gerek
Bur da kimsen kalmaz.

 

Ali Almış Sancağını Eline

Ali almış sancağını eline

 

Çekilip giderler mahşer yerine

 

Hasan'ı Hüseyn'i almış yanına

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Kıyamet kopıcak canlar uyanır

 

Kamil derviş mürşidine dayanır

 

Yüzün yere koymuş Hak'ka yalvarır

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Üryan olmuş yatar o zayıf tenler

 

Sararmış benizler söylemez diller

 

Mahşer yerine cem olmuş erenler

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Yunus eder gelin kadrin bilelim

 

Fırsat elde iken tevhid edelim

 

Ruhu için salavat getirelim

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed


 Aşkın ile Aşıklar

 Aşkın ile aşıklar

Yansın ya Resulullah
İçip aşkın şarabın
Kansın ya Resulullah
 
Şol seni seven kişi
Verir yoluna başı
İki cihan güneşi
Sensin ya Resulullah
 
Şol seni sevdi Subhan
Oldun kamuya sultan
Canım yoluna kurban
Olsun ya Resulullah
 
Aşık Yunus'un canı
Hilm-u şefaatkanı
Alemlerin sultanı
Sensin ya Resulullah
 
 Taşdın Yine Deli Gönül
 Taşdın Yine Deli Gönül
Sular gibi cağlar mısın
Aktın yine kanlı yaşım
Yollarımı bağlar mısın
 
Nidem elim ermez yare
Bulunmaz, derdime çare
Oldum ilimden avare
Beni bunda eğler misin
 
Yavi kıldım ben yoldaşı
Onulmaz bağrımın başı
Gözlerimin kanlı yaşı
Irmak olup cağlar misin
 
Ben toprak oldum yoluna
Sen aşırı gözedirsin
Su karşıma göğüs gerip
Taş bağırlı dağlar mısın
 
Harami gibi yoluma
Arkuru inen karlı dağ
Ben yarimden ayrı düştüm
Sen yolumu bağlar mısın
 
Karlı dağların başında
Salkım salkım olan bulut
Saçın çözüp benim içun
Yaşın yaşın ağlar mısın
 
Esridi YUNUS'un canı
Yoldayım, illerim hani
YUNUS düşte gördü seni
Sayru musun, sağlar mısın
Yunus Emre

 

 Ben dert ile ah ederdim
Derdim bana derman imiş
İster idim hasret ile
Dost yanımda pinhan imiş

 

 Nerde deyi fikrederdim
Göğe bakıp şükrederdim
Dost benim gönlüm evinde
Tenim içinde can imiş

 

 Sanırdım kendim ayrıyım
Dost ayrıdır, ben gayriyim
Beni bu hayale salan
Bu sıfat-i hayvan imiş

 

 İnsan sıfatı, kendi Hak
İnsan durur Hak, doğru bak
Bu insanin suretine
Cümle alem hayran imiş

 

 Her kim o insani bile
Hayvan ise insan ola
Cümle yaratılmış kula
İnsan dahi sultan imiş

 

Tevhit imiş cümle alem
Tevhidi bilendir adem
Bu tevhidi inkar eden
Öz canına düşman imiş

 

 İnsan olan buldu Hakkı
Meclis onun, odur saki
Hemen bu biçare YUNUS
Aşk ile bil ayan imiş

 

 

 Bir Ben Vardır Bende

 

 Severim ben seni candan içeri

Yolum vardır bu erkândan içeri. 
 
Beni bende demen bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri. 
 
Nereye bakar isem dopdolusun 
Seni nere koyam benden içeri. 
 
O bir dilberdürür yoktur nisâni
Nisan olur mu nisandan içeri. 
 
Beni sorma bana bende değilim 
Sûretim hoş yürür don'dan içeri. 
 
Beni benden alana ermez elim 
Kadem kimbasa sultandan içeri. 
 
Tecelliden nâsib erdi kimine
Kiminin maksudu bundan içeri. 
 
Kime dîdar gününden sûle deyse 
Onun sû'lesi var günden içeri. 
 
Senin aşkın beni benden aliptir
Ne sirin dert bu dermandan içeri. 
 
Seriat, tarikat yoldur varana
Hakikat mârifet andan içeri.. 
 
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman var Süleyman'dan içeri.. 
 
Unuttum din diyânet kaldı benden
Bu ne mezhepdürür dinden içeri.. 
 
Dinin terkedenin küfürdür işi
Bu ne küfürdür îmandan içeri.. 
 
Geçer iken Yunus sas oldu dosta
Ki kaldi kapida andan içeri.... 
Yunus Emre
 
Dolap  
 Dolap niçin inilersin
Derdim vardir inilerim
Ben Mevlâya âsik oldum
Anin için inilerim. 
 
Benim adim dertli dolap
Suyum akar yalap yalap
Böyle emreylemis Çalap
Derdim vardir inilerim. 
 
Beni bir dağda buldular
Kolum kanadım yoldular
Dolap'a lâyık gördüler
Derdim vardır inilerim. 
 
Ben bir dağın ağacıyım
Ne tatliyim ne acıyım
Ben Mevlâya duacıyım
Derdim vardır inilerim. 
 
Dağdan kestiler hezenim
Bozuldu türlü düzenim
Ben bir usanmaz ozanım
Derdim vardir inilerim. 
 
Dülgerler beni yondu
Her âzam yerine kondu
Bu iniltim Hak'tan geldi
Derdim vardır inilerim. 
 
Suyum alçaktan çekerim
Dönüp yükseğe dökerim
Görün su ben ne çekerim
Derdim vardir inilerim. 
 
Yunus bunda gelen gülmez
Kişi muradina ermez
Bu Fânide kimse kalmaz
Derdim vardir inilerim... 
Yunus Emre
 
Şöyle Garib Bencileyin
 Acep su yerde varm'ola
Şöyle garip bencileyin
Bağrı başlı gözü yaslı
Şöyle garip bencileyin
 
Gezdim Urum ile Sami
Yukarı İlleri kamu
Çok istedim bulamadım
Şöyle garip bencileyin
 
Kimseler garip olmasın
Hasret oduna yanmasın
Hocam kimseler duymasın
Şöyle garip bencileyin
 
Söyler dilim ağlar gözüm
Gariplere göynür özüm
Meğer ki gökte yıldızım
Şöyle garip bencileyin
 
Nice bu dert ile yanam
Ecel ere bir gün ölem
Meğer ki sinimde bulam
Şöyle garip bencileyin
 
Bir garip olmuş diyeler
Üç günden sonra duyalar
Soğuk su ile yuyalar
Şöyle garip bencileyin
 
 
Hey Emre'm Yunus biçare
Bulunmaz derdine çare
Var imdi gez sardan sara
Şöyle garip bencileyin
 

 

                                Yunus Emre

 

 

 

 Geldi Geçti Ömrüm Benim
Geldi Geçti Ömrüm Benim
Şol Yel Esip Geçmiş Gibi
Hele Bana Şöyle Geldi
Şol Göz Yumup Açmış Gibi

İşbu Söze Hak Tanıktır
Bu Can Gövdeye Konuktur
Bir Gün Ola Çıka Gide
Kafesten Kuş Uçmuş Gibi

Miskin Âdem Oğlanını
Benzetmişler Ekinciye
Kimi Biter Kimi Yiter
Yere Tohum Saçmış Gibi

Bir Hastaya Vardın İse
Bir İçim Su Verdin İse
Yarın Orda Karşı Gele
Hak Şarabın İçmiş Gibi

 

Dost

 

Ben dost ile dost olmuşsam
Kimseler dost olmaz bana
Münkirler bakar gülüşür
Selam dahi vermez bana

 

Ben dost ile dost olayım
Ölmez evvel öleyim
Canimi kurban vereyim
Dünya baki kalmaz bana

 

 

 

Ben aşıkı biçareyim
Baştan aşağı yareyim
Ben bir deli divaneyim
Aklim da yar olmaz bana

 

 

 

Kimseler bilmez halimi
Aşk odu yaktı canimi
Seçmezem soldan sağımı
Namusu" ar olmaz bana

 

 

 

Sanurlar ki ben deliyim
Ben dost bağı bülbülüyem
Mevla'nin kemter kuluyem
Kimse baha saymaz bana

 

 

 

Bülbül olu ben oterim
Dost bahçesinde biterim
Gül alırım satarım
Bağu ban olmaz bana

 

 

 

Dervis Yunus nice diyem
Ben bu cani terk idem
Yan yana DOSTA GIDEM

 

Perde hicap olmaz bana

 

 

 

 

 

Erenler Bir Denizdür
Erenler bir denizdür
Âşık gerek dalası
Bahri gerek denizden
Girüp gevher alası

Gine biz bahri olduk
Denizden gevher alduk
Sarraf gerek gevherün
Kıymetini bilesi

Muhammed Hakk'ı bildi
Hakk'ı kendüde gördi
Cümle yerde Hak hâzır
Göz gerekdür göresi

Âlimler kitab düzer
Karayı aka yazar
Gönüllerde yazılur
Bu kitabun sûresi


 

 Bir nazarda kalmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Hasret ile ölmeyelim
Gel dosta gidelim gönül

Terk edelim il ü şarı
Dost için kılalım zârı
Ele getirelim yâri
Gel dosta gidelim gönül

Bu dünyaya kalmayalım
Fânidir aldanmayalım
Bir iken ayrılmayalım
Gel dosta gidelim gönül

Kılavuz olgıl sen bana
Gönülelim dosttan yana
Bakmayalım önden sona
Gel dosta gidelim gönül

Ölüm haberi gelmeden
Ecel yakamız almadan
Azrâil hamle kılmadan
Gel dosta gidelim gönül

Gerçek erene varalım
Hakk'ın haberin soralım
Yunus Emre'yi alalım

 

Gel dosta gidelim gönül

 
Bir Kez Gönül Yıkdın İse

Bir kez gönül yıkdın ise
Bu kıldığın namaz değil
Yetmiş iki millet dahi
Elin yüzün yumaz değil

Hani erenler geldi geçdi
Bunlar yardu kaldı göçdü
Pervaz urup Hakk'a uçdu
Hümâ kuşudur kaz değil

Yol oldur ki doğru vara
Er oldur alçakda dura
Göz oldur ki Hakk'ı göre
Yüceden bakan göz değil

Doğru yola gittin ise
Er eteğin tuttun ise
Bir hayır da ettin ise
Birine bindir az değil

Yunus bu sözleri çatar
Sanki balı yağa katar
Halka metâların satar
Yükü cevrherdir tuz değil

 

Aşk
İşidin ey yârenler
Kıymetli nesnedir aşk
Değmelere bitinmez
Hürmetli nesnedir aşk

Dağa düşer kül eyler
Gönüllere yol eyler
Sultanları kul eyler
Hikmetli nesnedir aşk

Kime kim vurdu ok
Gussa ile kaygu yok
Feryad ile âhı çok
Firkatli nesnedir aşk

Denizleri kaynatır
Mevce gelir oynatır
Kayaları söyletir
Kuvvetli nesnedir aşk


 

Miskin Yunus neylesin
Derdin kime söylesin
Varsın dostu toylasın
Lezzetli nesnedir aşk

Yunus Emre

 

 

 


Benim bunda kararım yok
Ben gine gitmeğe geldim
Bezirgânım metâım çok
Alana satmağa geldim

Ben gelmedim dâv'i için
Benim işim sevi için
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmağa geldim

Dost esrüğü deliliğim
Âşıklar bilir neliğim
Değşürüben ikiliğim
Birliğe yetmeğe geldim

Yunus Emre

 

 

 

Ol dost bize gelmez ise
Ben dosta girü varayın
Çekeyin cevr ü cefâyı
Dost yüzin görüvireyin


 

Sermaye bir avuç toprak
Anı dahı aldı bu aşk
Ne sermaye var ne dükkân
Bazara neye varayın

Kurılmışdur dost dükkanı
Dost içine girmiş gezer
Günahum çok gönlüm sizer
Ben dosta çok yalvarayın

Gönlüm eydür dost benümdür
Gözüm eydür dost benümdür
Gönlüm eydür göze sabr it
Bir dem haberin sorayın

Hak nazar kılduğı cana
Bir göz ile bakmak gerek
Ana kim ol nazar kıla
Ben anı nice yireyin
                        
Yunus Emre

 

 

 

 Gözüm seni görmek için
Elim sana ermek için
Bugün canım yolda kodum
Yarın seni bulmak için

Bugün canım yolda koyam
Yarın ivâzın veresin
Arz eyleme uçmağını
Hiç arzum yok uçmağ için

Bana uçmak ne gerekmez
Hergiz gönlüm ona bakmaz
İşbu benim zârılığım
Değüldürür bir bağ için

Uçmağ uçmağım dediğin
Müminleri yeltediğin
Vardır ola birkaç hûri
Hevesim yok uçmağ için

Sûfilere ver sen onu
Bana seni gerek seni
Hâşâ ben terk edem seni
şol bir ala çardağ için

 

 

 

Hak bir gönül verdi bana
Ha demeden hayran olur
Bir dem gelir şâdî olur
Bir dem gelir giryan olur

Bir dem sanasın kuş gibi
şol zemherî olmuş gibi
Bir dem beşâretten doğar
Hoş bağ ile bostan olur

Bir dem gelir söyleyemez
Bir sözü şerh eyleyemez
Bir dem dilinden dür döker
Dertlilere derman olur


 

Bir dem çıkar arş üzere
Bir dem iner taht-es-serâ
Bir dem sanasın katredir
Bir dem taşar umman olur


 

 Miskinlikte buldular
Kimde erlik var ise
Merdivenden ittiler
Yüksekten bakar ise

Bir gönül yıkar isen

Ak sakallu pir hoca
Bilinmez hâli nice
Emek yimesün hacca
Bir gönül yıkar ise

Sağır işitmez sözü
Gece sanır gündüzü
Kördür münkirin gözü
Âlem münevver ise

Gönül Çalab'ın tahtı
Gönüle Çalab baktı
İki cihan bedbahtı
Kim gönül yıkar ise

Sen sana ne sanırsan
Ayruğa da onu san
Dört kitabın mânâsı
Budur eğer var ise


 

Bildik gelenler geçmiş
Konanlar geri göçmüş
Aşk şarabından içmiş
Kim mânâ duyar ise


 

 

 

 

 

Yok yere geçirdim günü

 

Ah nideyim ömrüm seni
Seninle olmadım gani
Ah nideyim ömrüm seni
 
Geldim ve geçtim bilmedim
Ağlayıp gussa yemedim
Senden ayrilam demedim
Ah nideyim ömrüm seni
 
Hayrım serim yazılacak
Ömrüm ipi üzülecek
Suret benden bozulacak
Ah nideyim ömrüm seni
 
Gidip geri gelmiyesin
Gelip beni bulmayasın
Bu benliği sermayesin
Ah nideyim ömrüm seni
 
Hani sana güvendiğim
Güveni ben yuvandığım
Kaldı külli kazandığım
Ah nideyim ömrüm seni
 
Miskin YUNUS gideceksin
Acep sefer edeceksin
Hasret ile kalacaksın
Ah nideyim ömrüm seni
 
 
 

 

 

 

Niçe bir besleyesin
Bu kaddile kameti
Düştün dünya zevkine
Unuttun kıyameti

Düriş kazan ye yedir
Bir gönül ele getir
Yüz Kâbe'den yeğrektir
Bir gönül ziyareti

Uslu değil delidir
Halka sâlûsluk satan
Nefsin müslüman etsin
Var ise kerameti


 

  Bir sâkiden içdük şarab
Arşdan yüce meyhanesi
Bir kadehden esrimişüz
Canlar anun peymânesi

Ol meclis kim bizde vardur
Anda ciğer kebab olur
Ol şem'a kim bizde yanar
Ay u güneş pervanesi

Yunus bu cezbe sözlerin
Cahillere söylemegil
Akıl kâmil olan kişi

 

Bu mâ'niye inanası

 

 

 

 Mülk-ü bekadan gelmişem
Fâni cihanı neylerem
Ben dost cemalin görmüşem
Hûr-i cinanı neylerem

Vahdet meyinin cür'asın
Mâşuk elinden içmişem
Ben dost kokusun almışam
Misk i reyhanı neylerem

İsa gibi yeri koyup
Gökleri seyran eylerem
Musayı didar olmuşam
Ben "len terani" neylerem

İsmail'in Hak yoluna
Canımı kurban eylerem
Çünki bu can kurban sana
Koç kurbanı ben neylerem

Aşık Yunus mâşuk ile
Vuslat bulunca mest olur
Ben şişeyi vurdum taşa
Namus u ârı neylerem

 

 

 

 

 

 

 

Düşdi Önüme Hubbü'l Vatan
Gidem Hey Dost Diyü Diyü
Anda Varan Kalur Heman
Kalam Hey Dost Diyü Diyü

Halvetlerde Meşgul Olam
Dâim Açılam Gül Olam
Dost Bağında Bülbül Olam
Ötem Hey Dost Diyü Diyü

Şol Bir Beş On Arşun Bizi
Kefen İdeler Eğnüme
Dökem Şol Dünya Tonların
Geyem Hey Dost Diyü Diyü

Mecnun Oluban Yüriyem
Yüce Dağları Büriyem
Mum Olubanı Eriyem
Yanam Hey Dost Diyü Diyü

Günler Geçe Yıl Çevrile
Üstüme Sinlem Obrıla
Ten Çüriye Toprak Ola
Tozam Hey Dost Diyü Diyü

Yunus Emre Var Yolına
Münkirler Girmez Yolına
Bahri Olup Dost Göline
Dalam Hey Dost Diyü Diyü

Mâ'nî evine dalduk
Vücud seyrini kılduk
İki cihan seyrini
Cümle vücudda bulduk


 

Bu çizginen gökleri
Taht-es-serâ yirleri
Yetmiş bin hicabları
Cümle vücudda bulduk

Yedi yir yedi göği
Dağları denizleri
Uçmağıla tamuyı
Cümle vücudda bulduk

Gice ile gündüzi
Gökte yidi yılduzı
Levhde yazılı sözi
Cümle vücudda bulduk

Musi ağduğı Tûr'ı
Yohsa Beytü'l-ma'mûrı
İsrâfil çalan sûrı
Cümle vücudda bulduk

Tevrat ile İncil'i
Furkan ile Zebur'ı
Bunlardağı beyanı
Cümle vücudda bulduk

Bu dem yüzüm süreduram
Her dem ayum yeni toğar
Her dem bayramdurur bana
Yayum kışum yenibahar


 

Benüm ayum ışığına
Bulutlar gölge kılmaya
Hiç gedilmez toluluğı
Nûrı yirden göğe ağar

 

Anun nûrı karanuyı
Sürer gönül hücresinden
Pes karanulık nûrıla
Bir hücreye nite sığar

Ben ayumı yirde gördüm
Ne isterem gökyüzinde
Benüm yüzüm yirde gerek
Bana rahmet yirden yağar

N'ola Yunus sevdiyise
Çoktur Hakk'ı seviciler
Sevenleri köyer didi
Anunıçun boyun eğer

 Can bir ulu kimsedür
Beden anun atıdur
Her ne lokma yirisen
Bedenin kuvvetidür

Ne denlü yirisen çok
Ol denlü yürisen tok
Cana hiç ıssı yok
Hey suret maslahatıdur


 

İnayetdur anun işi
Anlamaz değme bir kişi
Bilgil ki bu hümâ kuşı
Âşıklarun devletidür
Yunus Emre

 

 

 

 Divaneler, divaneler

 

Durun durun aşka sela
Aşk esriği mestaneler
Durun durun aşka sela
 
Mest-i elestler kandaksız
Mestane mestler kanatsız
Saki duruptur canaksiz
Durun durun aşka sela
 
Merdaneler merdaneler
Erlik demi bu gündurur
Bas veruben can terkini
Vurun vurun aşka sela
 
Ey nice hamle idelim
İşbu fenadan gidelim
Binin binin sevk atalım
Surun surun aşka sela
 
Muhabbet yoluna girip
Aşktan dava kılan kişi
Tan eylemiş asıklara
Görün görün aşka sela
 
 
Akıl ne bilir aşkı kim
Mağrur oluptur aklına
Aşkı bu gün bu YUNUS'a
Sorun sorun aşka sela 
Yunus Emre
 
 
Deniz oldu birkaç kadeh, 
Susaslıgım kanmaz benim
İniltilerim kesilmez,
Gözüm yaşı dinmez benim
 
Gel varalım bizim ile,
Ki giresin bahçelere
Daim öter bülbülleri, 
Gülistanım solmaz benim
 
Bizim ilin bahçeleri, 
Daim tazedir gülleri
Ma'muredurur bostanım, 
Ağyar gülüm üzmez benim
 
Mansur kadehin nice kez
Ma'suka sundu elime
Dört yanımda od vurdular, 
Kimse halim bilmez benim
 
Yana yana kul oluban 
Sen ma'sukanin yolunda
Günde bin kez yanar isem
Dosttan yüzüm dönmez benim
 
Canım askın kulunğune 
Ferhat olup tuttum başım
Daim dağları keserim, 
Şirinim hiç sormaz benim
 
Yunus eydur, ey sultanim, 
Aşkın ile yandı canım
Gel kılar isen dermanım,
Artık canım ölmez benim
 
                          Yunus Emre
 
  Gönüller Yapmaya Geldim
 Benim burda kararım yok
Ben burdan gitmeye geldim
Bezirganim, metaim çok
Alana satmaya geldim
 
Ben gelmedim davi için
Benim isim sevi için
Gönüller dost evi için
Gönüller yapmaya geldim
 
Dost esriği deliliğim
Asıklar bilir neliğim
Devsiriben ikiliğim
Birliğe yetmeye geldim
 
O hocamdır, ben kuluyum
Dost bahçesi bülbülüyüm
O hocamın bahçesine
Şad olup ötmeye geldim
 
Burda bilis olan canlar
Orda bilisirler imiş
Bilisiben hocam ile
Halim arz etmeye geldim
 
Siz YUNUS'tan sorun haber
Dost kanda ise anda var
Haberi gel gör benden al
Ben onu görmeye geldim
                                Yunus Emre
 
 Çıkdum erik dalına
Anda yidüm üzümi
Bostan ıssı kakıyup
Dir ne yirsin kozumı
Agrılık yaptı bana
Bühtan eyledim ana
Çerçi de geldi eydür
Kanı aldın kızumı
Kerpiç koydum kazana
Poyrazıla kaynatdum
Nedür diyü sorana
Bandum virdüm özini
İplik virdüm çulhaya
Sarup yumak itmemiş
Becid becid ısmarlar
Gelsün alsun bezini
Bir serçenin kanadın
Kırk katıra yükledüm
Çift dahı çekemedi
şöyle kaldı kazanı
Bir sinek bir kartalı
Salladı urdı yire
Yalan değül gerçekdür
Ben de gördüm tozını
Bir küt ile güreşdüm
Elsüz ayağum aldı
Güreşip basamadum
Köyündürdü özümi
Kaf dağından bir taşı
şöyle atdılar bana
Öğlelik yola düşdi
Bozayazdı yüzümi

 


Balık kavağa çıkmış
Zift turşusın yimeğe
Leylek koduk toğurmış
Baka şunun sözini

 

Gözsüze fisıldadum
Sağır sözüm işitmiş
Dilsüz çağırup söyler
Dilümdeki sözümi

Bir öküz boğazladum
Kakıldum sere kodum
Öküz ıssı geldi eydür
Boğazladun kazumı

Bundan da kurtulmadum
N'idesini bilmedüm
Bir çerçi geldi eydür
Kanı aldun gözgümi

Tospağaya sataşdum
Gözsüz sepek yoldaşı
Sordum sefer kancaru
Kayseri'ye azimi

Yunus bir söz söyledün
Hiçbir söze benzemez
Münâfiklar elinden
Orter mâ'nı yüzini
                 
Yunus Emre

 

 

 

Yar yüreğüm yar
Gör ki neler var
Bu halk içinde
Bize güler var

Bu yol uzakdur
Menzili çokdur
Geçidi yokdur
Derin sular var


 

Girdük bu yola
Işkıla bile
Gurbetlik ile
Bizi salar var

Her kim merdâne
Gelsün meydana
Kalmasun cana
Kimde hüner var

Yunus sen bunda
Meydan isteme
Meydan içinde
Merdâneler var
            
Yunus Emre

 

 

 

 Anma(z) mısın şol günü sen
Gözün nesne görmez ola
Düşe suretin toprağa
Dilin haber vermez ola

Çün Azrâil ine tuta
Issı kılmaz ana ata
Kimse döymez o heybete
Halktan meded ermez ola

Oğlan gider danışmana
Salâdır dosta düşmana
Sonra gelmek peşîmâna
Sana ıssı kılmaz ola


 

Evvel gele şol yuyucu
Ardınca şol su koyucu
İletip kefen sarıcı
Bunlar hâlin bilmez ola

Ağaç ata bindireler
Sinden yana göndereler
Yer altına indireler
Kimse ayruk görmez ola

Üç güne dek oturalar
Hep işini bitireler
Ol dem dile getireler
Ayruk kimse anmaz ola

Yunus miskin bu öğüdü
Sen sana versen yeğ idi
Bu şimdiki mahlukata
Öğüt ıssı kılmaz ola
                        
Yunus Emre

 

 

 

Yer yüzünde gezer idim
Uğradım milketler yatur
Kimi ulu kimi kiçi
Key kuşağı berkler yatur

Kimi yiğit kimi koca
Kimi vezir kimi hoca
Gündüzleri olmuş gece
Bunculayın çoklar yatur


 

Doğru varırdı yolları
Kalem tutardı elleri
Bülbüle benzer dilleri
Danışman yiğitler yatur

Ulu kiçi ağlaşmışlar
Server yiğitler düşmüşler
Baş ucunda yay sımışlar
Kırıluban oklar yatur

Atlar izi tozulu
Önleri tabıl-bazulu
İle güne hükmü yaz(ı)lı
şu muhteşem beğler yatur
                                
Yunus Emre

 

  

 

Ömrüm beni sen aldadın
Ah n'ideyim ömrüm seni
Beni deprenimez kodun
Ah n'ideyim ömrüm seni

Benim derdim hey sen idin
Canım içinde can idin
Hem sen bana sultan idin
Ah n'ideyim ömrüm seni

Gönlüm sana eğler idim
Gül deyüben yiyler idim
Garipseyip ağlar idim
Ah n'ideyim ömrüm seni


 

Gider imiş bunda gelen
Dünya işi cümle yalan
Ağlar ömrüm yavı kılan
Ah n'ideyim ömrüm seni

Hayrım şerrim yazılısar
Ömrüm ipi üzüliser
Gidip suret bozulısar
Ah n'ideyim ömrüm seni

Bari koyuban kaçmasan
Göçgüncü gibi geçmesen
Ölüm şarabın içmesen
Ah n'ideyim ömrüm seni

Bir gün ola sensiz kalam
Kurda kuşa öyün olam
Çürüyüben toprak olam
Ah n'ideyim ömrüm seni


 

Miskin Yunus bilmez misin
Yoksa nazar kılmaz mısın
Ölenleri anmaz mısın
Ah n'ideyim ömrüm seni
 

 

                               Yunus Emre

 

 

 

Ey yarenler, ey kardaşlar
Ecel ere olum bir gün
İslerime pişman olup
Kendi özüme gelem bir gün

 

 

 

Yanlarıma kona elim
Söz söylemez ola dilim
Karşıma gele amelim
Nettim ise görem bir gün

 

 

 

Oğlan diğer danişmana
Seladır dosta düşmana
Sol dört tekbir namaz ile
Dahi tamam kılam bir gün

 

 

 

Beş karış bezdurur donum
Yılan çıyan yiye etim
Yıl gece obrula sinim
Unutulup kalam bir gün

 

 

 

Basıma dikeler hece
Ne erte bilem ne gece
Alemler umudu hoca
Sana ferman olam bir gün

 

 

 

 

 

Yunus Emre sen bu sözü
Dahi tamam etmemişin
Tek yürüyeyim neyleyim
Üstadıma gelem bir gün

 

 Yunus Emre

 

 

 

Ben bunda seyr eder iken
Aceb sırra erdim ahî
Bir siz dahı sizde görün
Dostu bende gördüm ahî

Bende baktım bende gördüm
Benim ile ben olanı
Suretime can vereni
Kimdiğini bildim ahî

İsteyüben bulımazam
Ol ben isem ya ben hani
Seçemedim ondan beni
Bir kezden ol oldum ahî

Değme bir yol kandan bana
Dağılmayam değme yana
Kutlu oldu seferim
Hoş menzile erdim ahî

Münkir kişi duymaz bunu
Dertlilerin sezer canı
Ben aşk bağı bülbülüyem
Ol bahçeden geldim ahî


 

Mansur idim ben ezelde
Onun için geldim bunda
Yak külümü savur göğe
Ben "Ene'l-Hak" oldum ahî

Mun'im oldum yoksul iken
Benüm oldu kevn ü mekan
Yirden göğe mağrıp maşrık
Yire göğe doldum ahî


 

Nitekim ben beni buldum
Bu oldu kim Hakkı buldum
Korkum anı buluncadı
Korkudan kurtuldum ahî
                          Yunus Emre

 


İsteridüm Allah'ı
Buldumısa ne oldı
Ağlarıdum dün ü gün
Güldümise ne oldı

Erenler meydanında
Yuvarlanur tup idüm
Padişah çevgânında
Kaldumısa ne oldı

Erenler sohbetinde
Deste kızıl gül idüm
Açıldum ele geldüm
Soldumısa ne oldı


 

Alimler ulemalar
Medresede buldıysa
Ben harâbat içinde
Buldumısa ne oldı
                   
Yunus Emre

 

 

 

Yandı yüreğüm dutuşdı
Bağrum ciğerüm kebabdurur
Aşıklarun şerbetleri
Bu derdüme sebebdurur

Bir niçeleri aşk düzer
Bir niçeleri aşk bozar
Bir niçeler esrük gezer
Eyle kim var harabdurur

Aşkıla çalındı kalem
Aşka yesirdurur âlem
Âşıklar arasında
Cebreil dahı hicabdurur

Medreseler müderrisi
Okumadılar bu dersi
şöyle kaldılar âciz
Bilmediler ne babdurur

 


Azâzil dâ'vi kıldı
Dâ'visi yalan oldı
Yalan dâ'vi kılanun
Pes cezası azabdurur

Ölmez aşk bilişleri
Esrük meclis hoşları
Dâim bunlarun işi
Çeng ü şeşte rebabdurur

Yunus imdi miskin ol
Hem miskinlere kul ol
Zîre miskin olanları
Arzulayan Çalabdurur
                     
Yunus Emre

 

 

 

 

 

 Herkime kim dervişlik bağışlana
Kalpı gide pâk ola gümüşlene

Nefesinden miskile anber düte
Budağından il ü şar yimişlene

Yaprağı hem dertlüye derman ola
Gölgesinde çok hayırlar işlene

Âşıkun gözi yaşı hem göl ova
Ayağından saz bitüp kamışlana

Cümle şair dost bağçesi bülbüli
Yunus Emre orada dürraçlana
                                        Yunus Emre

 

 

 

Gelin ey kardeşler gelin
Bu menzil uzağa benzer
Nazar kıldım şu dünyaya
Kurulmuş tuzağa benzer
 
Bir Pir'in eteğin tuttum
"Ana beni" deyip gittim
Nice yüz bin günah ettim
Her biri de bir dağa benzer
 
Cağla Derviş Yunus cağla
Sen özünü Hakk'a bağla
Ağlar isen haline ağla
Erdem vefa yoğa benzer
                            Yunus Emre
 
 Haber Eylen Âşıklara
Aşka Gönül Veren Benem
Aşk Bahrisi Olubanı
Denizlere Dalan Benem

Deniz Yüzünden Su Alıp
Sunuverirem Göklere
Bulutlayın Seyran Edip
Arşa Yakın Varan Benem

Gördüm Diyen Değil Gören
Bildim Diyen Değil Bilen
Bilen Oldur Gösteren Ol
Aşka Yesir Olan Benem

Sekiz Uçmak Âşıklara
Köşk Ü Saraydır Bilene
Musileyin Hayran Olup
Tur Dağında Kalan Benem

Deli Oldum Adım Yunus
Aşk Oldu Bana Kılavuz
Hazrete Değin Yalınız
Yüz Sürüyü Varan Benem
Yunus Emre

 

 

 

 Evvel benem ahir benem
Canlara can olan benem
Azup yolda kalmışlara
Hâzır meded iren benem

Düş döşedüm bu yerleri
Çöksü urdum bu dağları
Sayvân eyledüm gökleri
Girü dutup duran benem

Dahı aceb âşıkları
Ikrâr u din iman oldum
Halkun gönlinde küfrile
İslâmıla iman benem

Halk içinde dirlik düzen
Bu üstine kara dizen
Dört kitabı toğru yazan
Ol yazılan Kur'an benem

Yunus değül bunı diyen
Kendüliğidir söyleyen
Kâfir olur inanmayan
Evrel âhir heman benem
                           
Yunus Emre

 

 

 

Hiç bilmezem kezek kimün
Aramuzda gezer ölüm
Halkı bostan idinmişdür
Diledüğin üzer ölüm

Bir nicenün belin büker
Bir nicenün yaşın döker
Bir nicenün mülkin yıkar
Var gücini üzer ölüm


 

Yiğidi koca olınca
Komaz kendüyi bilince
Birini koyup gülince
Gözlerini süzer ölüm
                      
Yunus Emre

 

 
Gelin gidelim,
Allah yoluna
Feryat edelim,
Allah yoluna
 
Bir yılı bir gün
Gelecek o gün
Süregel yüzün,
Allah yoluna
 
Derdine düşme,
Yolundan şaşma
Hiç Şerlik koşma,
Allah yoluna
 
Yunus'un sözü,
Kul olmuş özü
Kanalar gozu,
Allah yoluna

 

          Yunus Emre

 

 

 

 
Ben bir acep ile geldim
Kimse halim bilmez benim
Ben söylerem, ben dinlerem
Kimse dilim bilmez benim
 
Benim dilim kus dilidir
Benim ilim dost ilidir
Ben bülbülüm, dost gülümdür
Bilin, gülüm solmaz benim
 
O dost, bana gelsin demiş
Sundum kadeh, alsın demiş
Aldım kadeh, içtim şerap
Artık gönlüm ölmez benim
 
Ne durum var, ne durağım
Bir yerde yoktur kararım
Hakk'a münacat etmeğe
Belli yerim yoktur benim
 
Sor durduğum yeri bana
Gelirsen gösterem sana
Bir zerrece Hak'tan ayri
Gözüm nesne görmez benim
 
Tur dağında bir tecelli
Gör Musa'ya neler kildi
YUNUS eydur Hak katında
Sözüm geri kalmaz benim
                                       Yunus Emre
 
  İşbu gönül bir kaledir
Akıl içinde sultan
Bu gönül bir hazinedir
Aşkı tutmuş bekler anı
 
Akıl bastan başa ürür
Nazar gözden baka durur
Akıl gönül icre durur
Ol uc haslet bekler ani
 
Akıl taht eyledi başı
Söyle  bilir her bir isi
Dünya icre akıl kişi
Kimseye değmez ziyanı
 
  Niçin Ağlarsın Bülbül Hey
 Sen burda garip mi geldin
Niçin ağlarsın bülbül hey
Yorulup iz mi yanıldın
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
Karlı dağlardan mı aştın
Derin irmekler mı geçtin
Yarinden ayrı mı düştün
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
Hey, ne yavuz inilersin
Benim derdim yenilersin
Dostu görmek mi dilersin
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
Kal'ali şehir mi yıkıldı
Ya nam-u arin mi kaldı
Gurbette yarin mi kaldı
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
 
Gülistanlarda yaylarsın
Taze gülleri yiylarsın
Yavlak zarilik eylersin
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
Uykudan gözüm uyandı
Uyandı kana boyandı
Yandı sol yüreğim yandı
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
Ne oldu şu Yunus'a noldu
Askın deryasına daldı
Yine baharistan oldu
Niçin ağlarsın bülbül hey
 
               Yunus Emre
 
 Bu Dünyaya İnanma
 Gelin bir nazar eylen
Noldu cihan içinde
Niceler toprak oldu
Bu az zaman içinde
 
O taze güller soldu
Bülbüller ötmez oldu
Ata, ana zar oldu
Kaldı zindan içinde
 
Canları oda yandı
Kuzuların kurt aldı
Ardınca baka kaldı
Zar-u figan içinde
 
Ey nice yarenleri
Hasret kaldı canları
Meğer ki buluşalar
Yarın cinan içinde
 
O ipek don geyenler
Hiç toz kondurmayanlar
Çürüyüp toprak olmuş
Tenler kefen içinde
 
O gözler ve o kaslar
O inci gibi dişler
O tenler ve o saclar
Yılan, çıyan içinde
 
Kamu çürümüş eller
O dudak ve o diller
O sevgili oğullar
Kalmış toprak içinde
 
Bu dünyaya inanma
Vefasın bulam sanma
Ömrün veren ziyana
Çoğu pişman içinde
 
 
Dünyayı bi-vefa bil
Aç gözünü yarağ kil
Sen dahi olursun bil
Kalma guman içinde
 
Yunus söyle sözünü
Yavi kil kendozunu
Ağardı-gör yüzünü
Koma firak içinde
                    Yunus Emre
 
 Bir karardan durmayalım
Gel gidelim dosta gönül
Hasretinden yanmayalım
Gel gidelim dosta gönül
 
Kılavuz ol gönül bana
Gel gidelim yardan yana
Canım kurbandır canana
Gel gidelim dosta gönül
 
Kara haberin almadan
Can bedenden ayrılmadan
Azrail bizi bulmadan
Gel gidelim dosta gönül
 
Gerçek murada varalım
Yarin hatırın soralım
Yunus Emre'yi alalım
Gel gidelim dosta gönül
 
                Yunus Emre

 

 

 

 
 
 
 
Ben Bu Cani Canana
 Ben bu cani canana
Kurban etsem gerektir
Dost aşkını sineme
Mihman etsem gerektir. 
 
Mest ede askı beni
Bırakıp akli cani
Geçip kevn ü mekânı
Seyran etsem gerektir. 
Yürüyem an'dan yana
Zerre'yem kândan yana
Yâni cânandan yana
Cevlân etsem gerektir. 
 
Bulunca ben ol cani
Nideyim adı sanı
Aşk dârında ben beni
Berdâr etsem gerektir. 
 
Sen ey Yunus'un cani
Olsun Dost'un kurbânı
Bilip sırrı nihâni
Âyan etsem gerektir...
               Yunus Emre

 

 

 

Söylenilen Bir Kelamı

 

Söylenilen bir kelamı
İşittiğinde pek dinle
Sözü doğru anlamayıp
Birkaç laf ta sen katmagil

 

                      Yunus Emre

 

 

 

O can haçan olüser
Sen ona can olasın
Ölmüş gönül dirile
Orda ki sen olasın

 

 

 

Olmeklik dirlik ola
Ölümsüz dirlik bula

 

Ölmüş gönül dirile
Dermanı sen olasın

 

 

 

Sen olduğun gönüller
Her dem canin yeniler
Bunlardır ölmeyenler
Hekimi sen olasın

 

 

 

Sen olduğun makamda
Adil, dad olur anda
Güç olmaz o divanda
Sultani sen olasın

 

 

 

Can bedenden uçacak
Menzilinden göçücek
O cihana geçicek
Göze ayan olasın

 

 

 

Tozunu yel almaya
Bir zerre irilmaya
Aşık cani ölmeye
Meşuku sen olasın

 

 

 

YUNUS sen aşık isen
Aşka muvafık isen
Korkma ulaşık isen
Ne olursan olasın

 

Yunus Emre

 

 

 

 

 

 

 


Kerem it bir beri bak rikab yüzünden bırak
Ayun öndördi misin balkurur yüz ü yanak

Sıratın arılığı bulgur u nohud gibi
İki kaşun ay alnun genç aya virür sabak

Kangı bir nesneni ki dil nice şerh eylesün
İlâhî sen beklegil yavuz gözlerden ırak

Boyun yuvuk boyından hiç fark eyleyemedüm
Gümâna viren beni küpeli iki kulak

Yunus Hak tecellisin senün yüzünde gördi
Çare yok ayrılmağa çün sende göründi Hak
Yunus Emre

 

 

 

Söylememek Harcısı Söylemegin Hasıdır

Söylememek harcısı söylemegin hasıdır
Söylemegin harcısı gönüllerin pasıdır

Gönüllerin pasını ger sileyim der isen
şol sözü söylegil kim sözün hulâsasıdır

Cümle yaradılmışa bir göz ile bakmayan
Halka müderris ise hakikatte âsidir

şer' ile hakikatin şerhini eydem işit
şeriat bir gemidir hakikat deryasıdır


 

Ol geminin tahtası her nice muhkem ise
Deniz mevc urucağız onu uşadasıdır

Bundan içeri haber işit eydeyim ey yâr
Hakikatin kâfiri şer'in evliyasıdır

Biz tâlib-i ilmleriz aşk kitabın okuruz
Çalap müderris bize aşk hod medresesidir

Yunus Emre

 

 

 

Ne Söylerler Ne Bir Haber Verirler

Yalancı dünyaya konup göçenler
Ne söylerler ne bir haber verirler
Üzerinde türlü otlar bitenler
Ne söylerler ne bir haber verirler

Kiminin başında biter ağaçlar
Kiminin başında sararır otlar
Kimi masum kimi güzel yiğitler
Ne söylerler ne bir haber verirler


 

Toprağa gark olmuş nazik tenleri
Söylemeden kalmış tatlı dilleri
Gelin duadan unutman bunları
Ne söylerler ne bir haber verirler

Kimisi dördünde kimi beşinde
Kimisinin tâcı yoktur başında
Kimi altı kimi yedi yaşında
Ne söylerler ne bir haber verirler

Kimisi bezirgân kimisi hoca
Ecel şerbetini içmek de güç a
Kimi ak sakallı kimi pir koca
Ne söylerler ne bir haber verirler

Yunus der ki gör takdirin işleri
Dökülmüşler kirpikleri kaşları
Başları ucunda hece taşları
Ne söylerler ne bir haber verirler

Yunus Emre

 

 

 

Ey Dervişler, Ey Kardaşlar

 

Ey dervişler, ey kardaşlar
Ne acep derdim var benim
Mecnun olmuş der görenler
Ne acep derdim var benim

 

 

 

Derviş olan ar eylemez
Aşık olan zar eylemez
Hekimler tımar eylemez
Ne acep derdim var benim

 

Deryanın mevci çağladı
Hasret yüreğimi dağladı
Halim görenler ağladı
Ne acep derdim var benim

 

 

 

Derdine düştüm Mevlanın
Avarasiyim sevdanın
Mevci yenilmez deryanın
Ne acep derdim var benim

 

 

 

Aşık Yunus düştün gine
Düştün hemen aşk derdine
Girdin hakikat yurduna
Ne acep derdim var benim

 

 

 

Yunus  Gururlanma öleceksin,
Dar kabire gireceksin,
Hakka cevap vereceksin,
Dilin dönmez olur bir gün!

 

 

 

Derviş Yunus der bu işi,
Hak yolun' koyalım başı,
Kunfe yekun dağı taşı,
Birbirine katar bir gün!

 

Yunus Emre

 

 

 


Biz kime âşıksavuz âlemler ana âşık
Kime değül diyelüm bir kapudur bir tarik

Biz neyi seversevüz maşûka anı sever
Dostumuzun dostına yad endişe ne lâyık

Sen gerçek âşıkısan dostun dostına dost ol
Bu halde kalurısan dosta değül yaraşık

Yetmiş iki millete kurban ol âşıkısan
Tâ âşıklar safında tamam olasın sadık

Sen Hakk'a âşıkısan Hak sana kapu açar
Ko seni beğenmeği varlık evini bir yık

Hâs u âm mutî asi dost kulıdur cümlesi
Kime eydibilesin gel evünden taşra çık

Yunus'un bu dânişi genc-i nihan sözidür
Dosta âşık olanlar iki cihandan fârik

Yunus Emre

 

 

 

İşitin ey yarenler aşk bir güneşe benzer
Askı olmayan kişi misali tasa benzer
 
Taş gönülde ne biter dilinde Ağu tüter
Nice yumsak söylese sözü savaşa benzer
 
Aşkı var gönlü yanar yumsanir muma döner
Taş gönüller kararmış sarp katı kışa benzer
 
Ol sultan kapısında hazreti tapisinda
Asıkların yıldızı her dem çavuşa benzer
 
Geç Yunus endişeden gerekse bu piseden
Ere aşk gerek evvel ondan dervişe benzer

 

 Canım feda olsun senin yoluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed
Şe
faat eyle bu kemter kuluna
Adı güzel kendi güzel Muhammed

 

 
Mumin olanları çoktur cefası
Ahirette çıkar zevk-ü safası
Onsekiz bin alemin Mustafa'si
Adı güzel kendi güzel Muhammed

 

 

 

AşıkYunus n'eyler cihanı sensiz
Sen hak peygambersin şüphesiz Şeksiz
Sana uymayanlar gider imansiz
Adı güzel kendi güzel Muhammed (SAV)

 

                                                   Yunus Emre

 

 

 

 Eşkere kıldum bugün pinhânumı
Can virüben buldum ol cânânumı

Can gönül hayran kalupdur mâşuka
Mâşukıla sürerem devranumı

Kânı buldum n'iderem ben ayruğı
Yağmaya virdüm bugün dükkânumı

Yir benümdür gök benümdür arş benüm
Gör nicesi germişem sayvânumı

Yunus oldıysa adum pes ne aceb
Okuyalar defter ü divanumı

                                       Yunus Emre

 

 

 


Niçeler bu dünyada günâhını yuyamaz
Ömrü geçer yok yire iy dirîgâ tuyamaz

Bir niçe kişilerün gaflet gözin bağlamış
Hak yolına dirisen bir yufkaya kıyamaz

Bu dünya bir gelindür yeşil kızıl donanmış
Kişi yeni geline bakubanı toyamaz

Var imdi miskin Yunus uryan olup gir yola
Yüz çukallu gelürse yalıncağı soyamaz
                                                      
Yunus Emre

 


Mânâ eri bu yolda melûl olası değil
Mânâ duyan gönüller hergiz ölesi değil

Ten fânidir can öImez gidenler geri gelmez
Ölur ise ten ölur canlar ölesi değil

Cevher seven gönüller yüz bin yol eder ise
Hak'dan nasib olmasa nasib olası değil

Sakıngıl yârin gönlün sırçadır sımayasın
Sırça sındıktan geri bütün olası değil

Yaratdı Hak dünyayı Muhammed dostluğuna
Dünyaya gelen gider bâki kalası değil

Yunus Emre

 

 

 

 

 



 

Yârab bu ne derddür derman bulınmaz
Ya bu ne yaradur zahmi belürmez

Benüm garib gönlüm aşkdan usanmaz
Varur aşka düşer hiç bana dönmez

Döner gönlüm bana öğüt virür hoş
Âşık olan gönül aşkdan usanmaz

Âşık ki cana kaldı âşık olmaz
Canın terk itmeyen mâşukı bulmaz

Âşık bir kişidür bu dünya malın
Âhıret korkusın bir pula saymaz

Âşık öldi diyü salâ virürler
Ölen hayvan durur âşıklar ölmez

Bu dünya ol âhıretden içerü
Âşıkun yiri var kimesne bilmez

Erenler meydanı arşdan yücedür
Salarlar çevgânı tup belürmez

Yunus bu tevhide gark oldı gitti
Girü gelmekliğe aklı dirilmez.

Yunus Emre

 

 

 

Aşk İmamdur Bize Gönül Cemaat

Aşk imamdur bize gönül cemaat
Kıblemüz dost yüzi dâimdür salât

Dost yüzni göricek şirk yağmalandı
Anunçün kapuda kaldı şeriat

Gönül secde kılur dost mihrabında
Yüzin yire urup kılur münâcat

Biz kimse dinine hilâf dimezüz
Din tamam olıcak toğar mahabbet

Toğrulık bekleyen dost kapusında
Gümansız ol bulur ilâhı devlet

Yunus Emre

 

  

 

Yâ İlâhî Ger Sual Etsen Bana

Yâ İlâhî ger sual etsen bana
Bu durur anda cevabım uş sana

Ben bana zulm eyledim ettim günah
N'eyledim n'ettim sana ey padişah

Ben mi düzdüm beni sen düzdün beni
Pür ayıp nişe getirdin ey Ganî

Gözüm açıp gördüğüm zindan içi
Nefs ü hevâ pür dolu şeytan içi

Haps içinde ölmeyeyim deyü aç
Mismil ü murdar yedim bir iki kaç

Nesne eksildi mi mülkünden senin
Geçti mi hükmüm ya hükmünden senin

Rızkını yiyip seni aç mı kodum
Ya yiyip öynünü muhtaç mı kodum

Geçmedi mi intikamın öldürüp
Çürütüp gözümü toprak doldurup

Kıl gibi köprü yaparsın geç deyü
Sen seni gel dûzahımdan seç deyü

Kıl gibi köprüden âdem mi geçer
Ya düşer ya dayanır yahud uçar

Kulların köprü yaparlar hayr içün
Hayrı budur kim geçeler seyr içün

Tâ gerek bünyâdı muhkem ola ol
Ol geçenler eydeler uş doğru yol

Terzi kurarsın hevâset dartmağa
Kasd idersin beni oda atmağa

Terezî ana gerek bakkal ola
Yâ bezirgân tâcir ü attar ola

 

Çün günah murdarlarun murdarıdur
Hazretinden yaramazlar kârıdur

Sen basirsin hod bilürsün hâlimi
Pes ne hâcet dartasın âmâlimi

Değmedi hiç Yunus'dan sana ziyan
Sen bilürsün âşikâre vü nihan

Bir avuç toprağa bunca kıyl ü kal
Neye gerek iy kerim-i zül-celâl

Yunus Emre

 

 

 

 Hakikatün Mâ'nîsin Şerhile Bilmediler
Hakikatün mâ'nîsin şerhile bilmediler
Erenler by dirliği riya dirilmediler

Hakikat bir denizdür şeriat anun gemisi
Çoklar gemiden çıkup denize dalmadılar

Bunlar geldi kapuya şeriat tutdı turur
İçerü girübeni ne varın bilmediler

Dört kitabı şerh iden âsidür hakikatde
Zîre tefsir okuyup mâ'nîsin bilmediler
                                                  Yunus Emre

 

 Arayı arayı, bulsam izini

                               izinin tozuna, sürsem yüzümü

Hak nasip eylese, görsem yüzünü
Ey sevdiğim gönül arzular seni
 
Yitirdim o dostu, bilmem ne yanda
Sevgisi gönülde, muhabbet canda
Yarin mahşer günü, ulu divanda
Ey sevdiğim gönül arzular seni
 
Yunus senin methin eder dillerde
Sevilirsin bütün bu gönüllerde
Ağlayı aglayı gurbet ellerde
Ey sevdiğim gönül arzular seni
                                   Yunus Emre
 Dünya umruna meyleni verme
Sen de kurtulmazsın ecel elinden
Ben filanım diye göğsünü germe
Sen de kurtulmazsın ecel elinden
 
İskender de geldi alemi gezdi
Zaloğlu Rustem'in tahtını bozdu
Yunus balığıyla deryayı yüzdü
O da kurtulmadı ecel elinden
 
Söyler derviş Yunus serveti saman
Tacı tahtı aldı gitti Süleyman
Lokmanlar derdine olmadı derman
O da kurtulmadı ecel elinden
                         Yunus Emre

 

Ağla Gözüm Ağla Gayri
Ağla gözüm ağla gayri
Gönül dost gider gelmez gayri
Ne gam bunda bana bin kez ölsem
Orda ölüm olmaz ölmezem gayri
 
Yansın canım yansın akin oduna
Aksin kanlı yasım silmezem gayri
Beni irsad eden murşid-i kamil
Yeter bei el daha almazam gayri
 
Varlığım yokluğa değişmişim ben
Bu gün cana basa kalmazam gayri
 
Fenadan bakiye göç eder olduk
Yöneldim sol yola dönmezem gayri
 
Muhabbet bahrinin gavvasi oldum
Gerekmez ceyhun'a dalmazam gayri
 
Dilerim fazlından ayrılmıyasın
Tanrım senden özge sevmezem gayri
Şöyle aşık dilinden bunu YUNUS
Eğer aşık isem ölmezem

Yunus Emre

 

 

                         Bir Gün Maksadın Bulur Gerçeklik ile Gele

 Ey bana iyi deyen adımı sufi koyan
Acep sufi mi olur hırka ile taç giyen
 
Başıma taç urundum halka sufi göründüm
Dışıma hırka giydim içim bir kuru kova
 
Bu dilim zikir söyler gönlüm fesat fikreyler
Git böyle mi zikreyler Hakk'i aşk ile seven
 
Gözüm yolun gözetmez kulak işidir tutmaz
Dilim yerinde yatmaz da'viler kılar yalan
 
Yunus gumansız bilir yalancı yolda kalır
Bir gün maksadın bulur gerçeklik ile gelen
                                  Yunus Emre

 

                             

 Anun Keremi Çokdur Sen Etduğun Ol Etmez

 

Sufiyem halk içinde tesbih elimden gitmez
Dilim ma'rifet söyler gönlüm hiç kabul etmez

 

Hoş dervisem sabrum yok dilumde inkarum Çok
Kulağumdan gireni hergiz özüm işitmez

 

Görenler elim öper taç u hırkama bakar
Şöyle sanurlar beni zerrece günah etmez

 

Dışım dervi icum boş tatlu gözüm hoş
İlla ben etduğumi dinen densüren etmez

 

Yunus eksukluğuni Allah'una arz eyle
Anun keremi çokdur sen etduğun ol etmez

 

Yunus Emre

 

Aşkın Odu Ciğerimi Yaka Geldi, Yaka Gider

Aşkın odu ciğerimi yaka geldi, yaka gider
Garip başım bu sevdayı çeke geldi, çeke gider

Kar etti firak canıma, âşık oldum sultanıma
Aşk zincirin dost boynuma taka geldi, taka gider

Sadıklar durur sözüne, gayri görünmez gözüne
Bu gözlerim dost yüzüne baka geldi, baka gider

Bülbül eder âh ü figan, hasret ile yandı bu can
Benim gönülcüğüm, ey can, çıka geldi, çıka gider

Âşık Yunus der sözleri, efgan eder bülbülleri
Dost bağçesinde gülleri, koka geldi, koka gider

Yunus Emre

 

 

 

Selam Olsun

 

Bu dünyadan gider olduk
Kalanlara selam olsun
Bizim için hayır dua
Kılanlara, selam olsun

 

 Ecel büke belimizi
Söyletmeye dilimizi
Hasta iken halimizi
Soranlara, selam olsun

 

 Tenim ortaya açıla
Yakasız gömlek biçile
Bizi bir asan vech-ile
Yunanlara, selam olsun

 

Azrail alır canimizi
Kurur damarda kanımız
Yuyacağın, kefenimiz
Saranlara, selam olsun

 

 Sala verile kasdımıza
Gider olduk dostumuza
Namaz için üstümüze
Duranlara, selam olsun

 

 Dünyaya gelenler gider
Hergiz gelmez yola gider
Bizim halimizden haber
Soranlara, selam olsun

 

 Miskin Yunus söyler sözün
Yas doldurmuş iki gözün
Bizi bilmeyen ne bilsin
Bilenlere, selam olsun

 

Yunus Emre

 

 

Ali Almış Sancağını Eline

 

Ali almış sancağını eline

 

Çekilip giderler mahşer yerine

 

Hasan'ı Hüseyn'i almış yanına

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Kıyamet kopıcak canlar uyanır

 

Kamil derviş mürşidine dayanır

 

Yüzün yere koymuş Hak'ka yalvarır

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Üryan olmuş yatar o zayıf tenler

 

Sararmış benizler söylemez diller

 

Mahşer yerine cem olmuş erenler

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

 

 

Yunus eder gelin kadrin bilelim

 

Fırsat elde iken tevhid edelim

 

Ruhu için salavat getirelim

 

Ah ümmetim deyu ağlar Muhammed

 

                                     Yunus Emre

 

 

 

Şol Cennetin ırmakları 
Akar Allah deyu deyu 
Çıkmış İslam bülbülleri 
Öter Allah deyu deyu

 

Salınır Tüba dalları 
Kur'an okur hem dilleri 
Cennet bağının gülleri 
Kokar Allah deyu deyu

Kimi yiyip kimi içer 
Hep melekler rahmet saçar 
İdris nebi hulle biçer 
Diker Allah deyu deyu

Altındandır direkleri 
Gümüştendir yaprakları 
Uzandıkça budakları 
Biter Allah deyu deyu

Aydan arıdır yüzleri 
Misk-ü amberdir sözleri 
Cennet'te huri kızları 
Gezer Allah deyu deyu

Hakka aşık olan kişi 
Akar gözlerinin yaşı 
Pür nur olur içi dışı
Söyler Allah deyu deyu

Ne dilersen Hak'tan dile 
Kılavuzla gir bu yola
Bülbül aşık olmuş güle 
Öter Allah deyu deyu

Açıldı gökler kapısı 
Rahmetle dolu hepisi 
Sekiz Cennet'in kapısı 
Açar Allah deyu deyu

Rıdvan-dürür kapı açan 
İdris-dürür hulle biçen 
Kevser şarabını içen 
Kanar Allah deyu deyu


 

Miskin Yunus var dostuna 
Koma bu günü yarına
Yarın Hakk'ın divanına 
Varam Allah deyu deyu

 

Yunus Emre